Web Master etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Web Master etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Aralık 2017 Cumartesi

Türkiye’nin En Gelişmiş Yatırımcı Platformu Piyasa.Paratic.com Açıldı!

Bir yatırımcı için en önemli konulardan biri olan canlı piyasa takibi konusunda oldukça güzel bir haberi vermek için bu yazıyı hazırladım. Sizlere genellikle piyasalardan haberler ve bilgiler paylaşıyorum. Ama bu yazımda yatırım yaparken işinizi kolaylaştıracak yepyeni ve son derece gelişmiş bir yatırımcı platformundan bahsedeceğim.



Türkiye'nin en büyük para portalı olarak tanıdığımız Paratic, en gelişmiş yatırımcı platformunu inşa etti ve daha ilk günden büyük bir beğeni kazandı. Bu beğeniler oldukça yerinde; çünkü ister döviz ister altın yatırımcısı olsun, hepinizin işinize yarayacak şekilde tasarlandı. Üstelik bir yatırımcı olmasanız bile dolar ne oldu diye bakmak istiyorsanız size anında cevap veriyor.

Henüz demo yayınında olmasına karşın son derece gelişmiş ve özellikli bir platform olduğu da dikkatlerden kaçmadı. Döviz, altın, kripto coin, parite ve emtia sayfalarını mükemmel bir düzenle yatırımcılara sundu.


Piyasa.Paratic.com'un amacı; Türkiye'deki tüm yatırımcıları tek bir çatı altında toplamak ve kusursuz bir hizmet vermek. Canlı fiyat takibini, ücretsiz ve reklamsız bir formatta sunduklarını da belirtmek isterim.

Bildiğiniz gibi ülkemizde altının ayrı bir yeri vardır. İster bir borsa yatırımcısı olsun ister kuyumcudan al – sat yapan bir birey; her türden yatırımcı düşünülerek tasarlanan bir altın fiyatları sayfası görüyoruz. Tüm altın türleri için alış – satış fiyatları ayrı ayrı verilirken, isteyenler için canlı grafikleri de izlenebiliyor. Ek olarak altın haberleri ve yorumları da güncel olarak izleniyor.



Döviz takibi yapmak ise büyük yatırımcılardan küçük esnafa kadar herkes tarafından önemlidir. Çünkü dolar ve Euro gibi iki büyük para birimi karşısında Türk lirası hangi seviyede bilmek isteriz. Elbette yatırımcılar için diğer tüm dövizler önemlidir ve takip edilmelidir. Piyasa.Paratic.com tüm bu isteklere yönelik hizmeti harika bir şekilde sunuyor.



Canlı fiyat takibinin önemli olduğunu hiçbir zaman unutmamalısınız. Ama bu hizmet genellikle anlık fiyat değişimlerinden oluştuğu zaman ücretli olmaktadır. Paratic Piyasalar ise size tamamen ücretsiz bir hizmet sunuyor. Ayrıca sosyal medya hesaplarından hem portal hem de piyasalarla ilgili önemli gelişmeleri anlık olarak takip edebilirsiniz.

"Piyasa.Paratic.com yayına açıldı!" paylaşımlarından birine mutlaka Instagram'da da rastlamış olabilirsiniz. Çünkü Paratic.com ekibi geliştirdikleri yatırımcı platformunun yayın hayatına başladığını Instagram aracılığıyla duyurdu.

Büyük bir emek göstererek gecesi gündüzüne karışan Yazılım Uzmanı Onur Çelik'in iletisi:

Mustafa Onur Çelik (@onurcelik66)'in paylaştığı bir gönderi ()

Portalın beyni ve SEO - SEM Uzmanı Çağrı Taşlı'nın iletisi:

aylar süren sancılı yazılım ve tasarım aşamasının ardından, Rabbim’e şükürler olsun “Paratic Piyasaları” yayın hayatına başlattık. canlı datayı browserda platform olarak vermeyi başaran Türkiye’de tek siteyiz. zaten hiçbir zaman yapılmış olan ilgimizi çekmedi. biz hep hayallerimizin peşindeyiz. ayrıca yaptıklarımızdan pişman değiliz, aklımız hala yapmadıklarımızda. 🤪 . http://piyasa.paratic.com/ üzerinden giriş yapabileceğiniz trading machine henüz demoV1 modunda, biz hiç gaz kesmeden platformu geliştirecek ve yeni özellikler ekleyeceğiz. 👊 . benim deli saçması hayallerime güvenen ve 1 dediğimi 2 etmeyen Paratic.com ailesine tüm kalbimle teşekkür ederim. bana göre dünyanın en iyi ekibiyiz! alayına çakar geçeriz 😏 . “Paratic Piyasalar” Vatana Millete Hayırlı Olsun. Madem Türk’sün Göster Ürksün 🇹🇷
Çağrı Taşlı (@isacagritasli)'in paylaştığı bir gönderi ()

Paratic.com Genel Yayın Yönetmeni Aysun Bayhan'ın iletisi:

İşte sizlere Paratic Piyasalar sosyal medya hesapları:

Piyasa.Paratic.com Facebook Hesabı: https://www.facebook.com/ParaticPiyasa/
Piyasa.Paratic.com Twitter Hesabı: https://twitter.com/paraticpiyasa


Keyifli ve bol kazançlı günler dilerim...
Devamını Oku

20 Eylül 2014 Cumartesi

Blog Yazısı için Yeni Konu Bulmak [Öneriler, Tavsiyeler ve Yöntemler]

Yeni blog açan herkes bu yola çıkarken; "anlatacak o kadar çok şeyim var ki…" diyerek çıkar. Çıkar çıkmasına da muhteşem bir gaz ve istekle başlayan blog yazarlığı birkaç ayın ardından yerini “konu bulamıyorum ya” “aslında başlığı bulsam gerisini getirmekte pekte bir şey yok” gibi kalıp cümlelere bırakır.

Öncelikle blog sitelerinin başarısının 1. sırrının düzenli güncelleme olduğunu düşünürsek, bir yazarın sürekli olarak bloguna özgün, dikkat çekici başlıklar bulması ve kişilerin daha önce görmediği, bilmediği konular hakkında kişisel yorumlarını yazması gerekiyor. Buraya kadar her şey normal ve şimdi asıl sorular geliyor; "bu konulara nasıl erişeceğiz?" "yeni konu bulmak için ne yapmalıyız?" "nerelerde takılırsak beynimizde ampüller yanar ve farklı başlıklarda konular bulabiliriz?"

İşte bunlar gibi deli sorulara cevap bulabileceğiniz ana başlıklar;

Okutmak için Okumak gerek! 




Benim bir blog yazarına verebileceğim en büyük tavsiyedir sanırım. Ek olarak okumayan birinin okutabileceğine de inanmıyorum. Eğer düzenli içerik giren bir blog yazarı isen, kesinlikle blog takip listen olmalı ve sevdiğin blogları düzenli olarak gezerek yazdıkları içerikleri takip etmelisin. Sadece blog okumakla bitmez, kitap, dergi kısaca gördüğün ve okuyabildiğin her şeyi okumalısın. Okudukça hayal gücün gelişir ve okudukça aklına daha güzel, farklı konular gelir.

Gündemden Ayrılanı Kurt Kapar! 



Gündem konularına yazmayabilirsin. Hatta haber sitelerini sevmiyor bile olabilirsin. Bunlar tabiî ki de blog yazman için sana engel değil. Ancak Dünya siyasi olaylar nedeniyle çalkanıyorken sen gidip dünya barışı hakkında bir konu yazar ve bunu blogunun sosyal medya hesaplarında yayarsan; iki üç saniye sonra hayatında daha önce hiç duymadığın tarz küfürler duymaya başlayabilirsin. İşte bu nedenle günde en az 1 kere daha önce belirlediğin 2 – 3 haber sitesine göz gezdirmeli ve ülkede, dünyada neler oluyor, neler bitiyor bilmelisin.

Türk’ün Aklı S… Çalışır! 




Kesinlikle doğru bir söz, hayatımı etkileyecek en dehşet fikirler hep WC’de aklıma gelmiştir. Neyseki biz sadece blog için konu arıyoruz ancak insanın aklına ne zaman ne geleceği belli olmuyor. Hiç beklemediğin anda aklına gelen fikirleri not almak için yanında not defteride taşıyacak halin yok ama telefonunu çıkartıp onu hemen not alman gerek yoksa bir daha hiç hatırlamayacağın bir başlık olarak kalacaktır. Ek olarak gördüğün komik bir şeyin direk fotoğrafını çekmek daha sonra bloguna başlık ararken çok faydalı olur bilesin.

Sosyal Sosyalim Şıkır Şıkırım! 



Sosyal Medya’yı sevmiyorsan ve takip etmiyorsan, git blogu kapat ve kendine başka meslek falan ara. Eğer sen blog yazarı olmak istiyorsan, zaten sosyal medyada müthiş aktif bir insan olmalısın. Gündemin ve konuların bu kadar hızlı değiştiği bir dünyada yazar olacaksan; sosyal ağların çok güçlü olmalı ve sürekli sosyal medya hesaplarından gündemi takip ederek yeni konular türetmelisin.

SONUÇ: 


Olay aslında basit. Kendinize bir liste oluşturun. En azından ben öyle yapıyorum. Haber sitelerim, Blog sitelerim gibi takip listelerim var. Sosyal medya hesaplarımda özel takip listelerim var. Ve gerçek hayatta sürekli gözlem halindeyim. Yaşam tarzını bu şekilde belirledikten sonra dünya kadar konu geliyor insanın aklına, hatta o kadar çok geliyor ki belirli bir süre sonra elindeki konuları oturup yazmaya fırsat bulamıyorsun!

NOT – İTİRAF: Bu başlıkta "Acaba Bugün Bloguma Ne Yazsam?" derken hiçbir şey bulamayıp bari; "Blog Yazısı için Yeni Konu Bulmak için Öneriler" yazayım bari diyerekten ortaya çıkmıştır.
Devamını Oku

30 Ağustos 2014 Cumartesi

SEO ve Sosyal Medya ilişkisine derinlemesine bir bakış


Eskiden SEO adı altında yapılan çalışmalar ile şuan yapılan çalışmalar arasında dağlar kadar fark var. Şuan düşündüğümde; sanki o zaman hiç iş yapmıyormuşuz gibi gelse de olayın derinine indiğimde vaktimin tamamını bilgisayar başında geçirdiğimi hatırlıyorum. Yani SEO değişiyor, yöntemleri ve uygulamaları değişiyor ancak SEO’ya harcanan vakit webmasterlar tarafından sabit ve bu sabit vakitlerinin neredeyse tamamı.

Evet eskiden site açmak büyük bir olaydı. Site iki üç toplist ve foruma eklediğinde ise site neredeyse uçuşa geçiyordu Google üzerindeki anahtar kelimelerde. Tabi ki bu saltanat böyle sürmedi. Ardından düzenli olarak güncellemeler, backlink çeşitliliğine dayalı algoritmalar, pageranklar, no followlar - do followlar, trustranklar falan derken ve en sonunda sosyal medya sitelerinin patlaması ile tüm kayışlar koptu…

Artık SEO ve Sosyal Medya Ayrı Değerlendirilmeli 


İlk olarak webmaster camiası içerisinde Sosyal Medya SEO’nun bir alt dalı gibi görünüyordu. Bence artık olay alt dal olmaktan tamamıyla çıkmıştır. Nedeni benim kendi projelerimde sosyal medya ile neredeyse arama motorları trafiğine yakın bir hit çekmem.

Olayı şöyle düşünelim. Totaline SEO denilen işlemlerin hepsini ne için yapıyoruz? Sitemize hit çekmek için. Eee SEO’nun alt dalı gibi gösterilen bir mecradan daha fazla hit çekebiliyorsam, o zaman oturup SEO ve Sosyal Medya’yı sitem için ayrı sınıflarda değerlendirmenin vakti gelmiş demektir. Zaten büyük portallar ve e-ticaret sitelerinde durum yıllardır böyle. Ancak ben bu konuyu, kişisel blog veya nish alanlarda blog açıp yazan webmaster arkadaşlar için ele alıyorum.

O zaman sosyal medya ve seo güçleri dengelenmiştir denilebilir. Çünkü iki iştede amaç hit çekmek ve iki şekilde de birbirine yakın hitler çekebiliyorsak; olay eşitlenmiştir.

+ Peki bu çalışmanın adı ne? 
- Bence SOSYAL SEO!

SEO ve Sosyal Medya Nereye Gidiyor?


Google 2013 senesinden başından beri bana göre webmasterları çok zorluyor. Sürekli akıllarını farklı şeylere odaklamalarını sağlıyor. Ancak genel bir bakış atıldığında; google bariz şekilde webmasterları oyaladığını görebiliriz. Sürekli yeni çıkan şeyler, algoritmalar, özellikler vs vs vs…

Aynı durum sosyal medya siteleri içinde geçerli. Geçtiğimiz aylarda Facebook sayfalarındaki etkileşimin eğer yayın içerisinde link varsa neredeyse 0’lara kadar düştüğüne şahit olduk. Yani facebook’ta aynı google gibi elindeki hiti kaybetmemek ve elindeki hitten daha fazla para kazanmak için ilk webmsater camiasını kullanıp; ardından ilk onların biletini kesmeye başladı.

Tahminlerimce çok kısa sürede Twitter üzerinden gelen hitlerde de ciddi düşüşler ve etkileşim kayıpları başlayacaktır.

Ancak yinede sosyal medya şuan arama motorları üzerinden trafik çekmekten çok daha etkili. SEO’nun ciddi bir sağlamlığının olmaması ve sosyal medyasız backlink’lerin etkisinin göstermemesi zaten bizi sosyal medya kullanmaya zorunlu bırakmaktadır. Eğer etkili kullanırsanız birçok kelimede çok daha hızlı yükseldiğinize şahit olacaksınız.

Ben kişisel blogumda sosyal medya, seo ve webmaster üçgeni hakkındaki görüşlerimi kısa kısa notlarla sizlere aktarmaya çalıştım. Konuyu sizlerden gelen yorumlarla geliştirebilir ve tartışarak güzel sonuçlar bulabiliriz.

Saygılar…
Devamını Oku

2 Haziran 2014 Pazartesi

Twitter’da Rakip Analizi Nasıl Yapılır?

Web sitelerinizin offical sosyal medya hesaplarını en iyi şekilde optimize etmeniz gerekiyor. Artık sosyal medya optimizasyonu (SMO) en az arama motoru optimizasyonu (SEO) kadar önemli. Ek olarak SMO’da yakalanılan başarı web sitesinin SEO başarısına bire bir olarak yansımakta. İşte bu nedenle eğer web siteniz başarılı olsun istiyorsanız öncelikle sosyal medyada başarılı olmanız gerekecektir.

Sosyal medya denilince de Birinci sırayı tabiî ki Twitter’a veriyoruz. Eğer sizin Twitter üzerinde gerçekten paylaşılan, etkileşim halinde olan, offical hesabı takip edilen bir web siteniz varsa; ne Google’nin getireceği algoritmalardan, nede sitenizin SEO başarısından hiçbir şüpheniz olmasın. Çünkü Twitter’da paylaşılan, sevilen bir site; her zaman diğer rakiplerine göre 1 adım önce olacaktır.

Peki yeni bir web sitesi açtık ve Twitter hesabını oluşturduk. Nasıl etkili takipçilere ulaşacağız? Twitter üzerinde rakiplerimizin başarısına ulaşmamız için neler yapmamız gerekiyor? Bunun için kendimin sıklıkla kullandığı bir yol var. Birebir aynı yolu adım adım sizinle aşağıda paylaşıyorum.

Adım Adım Twitter Rakip Analizi Yapmak: 


  1. Öncelikle açtığımız web sitesine içerik olarak en yakın ve Twitter üzerinde etkili bir etkileşime sahip iki site bulunur. Örnek vermek gerekirse; Eğer bir borsa sitesi açıyorsanız ve Twitter’da borsa ile ilgili kişileri takip etmek istiyorsanız; öncelikle #borsa hashtag'indeki hesaplardan en popüler olan iki tanesini seçmeniz gerekiyor. Örnek olarak "BORSA" araması için @borsano1 ve @borsaistanbul  hesapları oldukça uygundur. 
  2. Twiangulate.com adresine girip üye olmalısınız. Basit üyelik işlemini tamamladıktan sonra ekranda gördüğünüz karşılaştırma pencereseniz alttaki resimde göründüğü gibi alakalı twitter hesaplarını yazınız. Bu iki alakalı hesabın takip eden ortak kullanıcıların tamamı o alanı takip eden ve sizin tam ihtiyacınız olan Twitter kullanıcılarıdır. 
  3. Bu kullanıcı listesinin altın değerinde olduğunu unutmayın. Ancak insanlar artık twitter’da eskisi kadar kolay takip etmiyor her hesabı. Bu nedenle bu listeyi çıkartın ancak hemen eklemeyin. Bekleyin siteniz otursun, Twitter hesabınız otursun. Takipçileriniz doğal yollarla artsın. Ardından bu kişileri ekleyin ve geri dönüş sağlamayanlarla birebir etkileşime geçin. 

Bu yazımda okurlarıma 3 adımda Twitter üzerinde rakip analizinin nasıl yapılacağını anlattım. Kendim tüm web projelerim için bu yöntemi kullanıyorum ve ciddi başarı elde ediyorum.Örnek olarak @borsano1 hesabı üzerinde paylaştığım bir iki tweet örneğini inceleyebilirsiniz. Örnek tweet üzerinde de göreceğiniz gibi borsanasiloynanir1.com sitesinin offical twitter hesabı üzerinden ülkemizdeki direk olarak borsa ile alakalı kişilere rahatlıkla ulaşabiliyor ve onlarla sitem vasıtasıyla etkileşime geçebiliyorum. Bu nedenle sizlere de tavsiye ederim.
Devamını Oku

28 Mayıs 2014 Çarşamba

Blog Yazarak Para Kazanmak! Hayal mi? Gerçek Olabilir mi?

Belki de internetin icadından sonra (neydi ne oldu) sadece ülkemizde değil tüm dünyada en çok tartışılan konulardan bir tanesidir blog yazarak para kazanılıp kazanılamayacağı konusu. Bu tartışma yıllardır web üzerinde devam etmektedir. Google’ye “blog yazarak para kazanmak” yazın ve çıkan siteleri biraz karıştırın, göz gezdirin. Konunun ne denli karmaşık ve yazarlar tarafından bile bilinmez olduğunu kısa sürede sizde anlayacaksınız. Sorunun ortaya atılmasından yıllarca sene geçmesine rağmen, hala kişiler düzenli olarak tartışmaya devam etmektedir bu soruyu!


Bu Sorunun Neden Cevabı Yok? 

Şimdi gelelim bu sorunun neden bu kadar tartışıldığına…
Veya neden bu sorunun da diğer sorular gibi “evet” veya “hayır” gibi bir cevabı olmadığına… 

Öncelikle eğer bir soru sürekli tartışılıyor ve hiçbir zaman cevap bulunamıyorsa; o konu da henüz bilinmeyen, ortaya çıkmayan birçok şey vardır. Bu durumu en iyi şöyle tarif edebilirim. Borsa’dan çok para kazanan, zengin olan binlerce kişi vardır. Ancak borsadan para kazanmak mümkün mü diye bir konu açsak günlerce aylarca tartışılır. Yarısı uzak durun batarsınız der, yarısı evet zengin olunur ama önce borsayı öğrenmek gerek der. Örneğin zamanında r10 sitesinde bu konuyla ilgili şu tartışmayı bir inceleyin, demek istediğimi daha net anlayacaksınız.

İşte blog yazarak para kazanma konusu da aynı bunun gibidir. Çünkü bir kesim ciddi anlamda para kazanmakta iken, bir kesim ne yaparsa yapsın para kazanmamaktadır. O zaman bu sorunun cevabı aslında bu işi yapmak isteyen kişidedir.

Kişi Bu Soruyu Önce Kendisine Sormalı? 


Öncelikle kişi “blog yazarak para kazanmak mümkün mü” diye değil “acaba ben yazsam bana para verirler mi” diye kendisine sormalı! 

Belki de sorunun tüm cevabı buradadır. Örneğin ben yazarak para kazanıyorum. Ancak borsa – forex gibi yatırım piyasaları hakkında muazzam bir bilgi sahibiyim. Ve gerçekten yazdıklarımı önemsiyorum. Kişilerin fayda sağlamasını amaçlıyorum. Eğer ben bu amaçla yazarsam tabiî ki para kazanırım. Ancak henüz borsayı hiç bilmeyen biri sadece para kazanma amacıyla gelipte borsa sitesi açarsa, o kişinin para kazanması imkansızdır.

Yani demek istediğim şu; eğer sizde para kazanacağınız bir blog siteniz olsun istiyorsanız; öncelikle hangi alanlarda uzman ve toplum genelinden daha bilgili olduğunuzu çıkartmalısınız. Eğer moda manyağı bir şahsiyetseniz, hiç korkamayın moda blogu açın ve uzun vadede para kazanacağınızdan emin olun. Hah kazandığınız para emeklerinizin karşılığı olur mu veya hayalinizden bile daha fazla para kazanır mısınız orasını ben bilmem. Ancak gerçekten uzmanlık alanınız varsa ve o konuda ciddi bilgi birikimine sahipseniz o konuda blog yazarak para kazanacağınızdan kesinlikle şüpheniz olmasın.

Tamam Anladım! Para Kazanacağım Ama Ne Kadar? 



Evet blog yazarak para kazanılabildiğini anladık. Ancak bunun miktarı neye göre belirlenir, ne kadar kazanırım konusu gerçekten tam bir muamma. Çünkü konunun bu kısmında muazzam faktörler var. Daha önce BorsaNasılOynanır1’de web sitesi açarak para kazanmak isteyenlerin neler yapması gerektiğini burada anlatmıştım. Bu içeriğe bir göz atın: http://www.borsanasiloynanir1.com/internetten-para-kazanma-yollari/#Web_Sitesi_Aarak_Para_Kazanma_Yollar

Yazıda da gördüğünüz gibi, ne kadar kazanacağınız tamamen size kalmış. Ancak insanlar kesin bir cevap duymak ister bunu biliyorum. O nedenle bende bu soruya şöyle bir cevap vereceğim.

Eğer niteliksiz yazılar yazarak para kazanmak istiyorsanız; r10 – wmaracı gibi webmaster forumlarında backlink almak için yazılan tanıtım yazılarını yazarak para kazanabilirsiniz. Kelimesi 0,1 TL civarı sanırım. Yani günde 15 yazı yazsanız günlük 30 TL eder. Ayda 900 TL gibi bir miktar eder. Bir üniversite veya lise öğrencisi için hiç azımsanmayacak bir meblağ iken; her gün 15 yazı yazmak her baba yiğidin harcı değildir. Ancak bu yazıları öyle çok ciddiye almayın belirli bir süre sonra insan otomatiğe bağlıyor zaten…

Eğer nitelikli bir yazarsanız ve gerçekten uzmanı olduğunuz konularda ciddi içerikler yazabiliyorsanız; kendi blogunuzu açmanız ve o bloga uzun süre emek harcamanız en doğrusu olacaktır. Günümüzde kişisel blog sitelerinin aylık gelirleri 1.000 TL ile 1.500 TL arasında değişmektedir. Bu değişim sitenin hiti ve tanıtım yazısı, footer link, sponsor baner gibi faktörlere göre değişiklik gösterebilir. Ancak eğer tamamen niş alanlarda ve google tbm puanı yüksek finans gibi konulara yazabilen bir kişiyseniz; aylık kazancanız 5.000 TL ile 10.000 TL arasında değişebilir. Dediğim gibi tamamen sizin uzmanlık dereceniz ve okurlarınızın sizi takip etmesiyle birebir alakalıdır.

Her kişisel blog sitesinin vazgeçilmezidir Blog Yazarak Para Kazanmak Mümkün mü? Gerçek mi? konusu... Benimde sitemde olsun istedim. Kendimce bu konu ve soru hakkında yorumlarımı yazdım. Umarım beğenmiş ve okuyanların aradıkları cevapları bulabildikleri bir içerik olmuştur…
Devamını Oku

29 Nisan 2014 Salı

Dünyanın ilk Web Sitesi Hangisi? Ne Zaman Açıldı? Kim Açtı?



Dünyada kaç milyar web sitesi olduğunu artık tahmin bile edemiyorum. Onu bırakın sadece Türkiye’de kaç tane olduğunu bile tahmin edemiyorum. Hep düşünmüşümdür bu kadar popüler olan bir sistem nasıl keşfedildi, nasıl başlandı, dünyanın ilk web sitesi acaba hangisiydi? İşte bu sorular beni konu hakkında araştırma yapmaya itti. Araştırmalarım sonucu derlediğim notlar aşağıdadır.

Dünyanın İlk Web Sitesi Açılış Tarihi Nedir? Kim Açmıştır? 


Kayıtlara geçen dünyanın en eski web sitesi 6 Ağustos 1989 tarihinde yayına başlatılmış. Tarihi duyunca bende şok oldum, zira internet 1995’lerde falan başlamıştır diye tahmin ediyordum. Dünyanın ilk web sitesi bundan 23 sene önce İsviçre’nin Cenevre kentinde Tim Berners Lee tarafından aktif edilmiş. CERN laboratuarları tarafından yayına alınan bu sitenin ismi WORD WIDE WEB! Yani “www” nin kısaltması. Dünyanın ilk web sitesi kurucusu hakkında bilgi almak için burayı tıklayın.

Dünyanın ilk Web Sitesinin Adresi Nedir? 


Bundan 23 sene önce açılan bu site şimdi orginal adresinde hizmet vermiyor. Ancak laboratuar nostalji yapmak istemiş olacak ki; sitenin 23. Yılını doldurması şerefine bizlerle o zamanki ilk halini paylaşmış. 

Dünyanın İlk Resmi Web Sitesi Görünümü: http://info.cern.ch/hypertext/WWW/TheProject.html

Sonuç olarak 23 yıl önce ülkemizde özel televizyon kanalları bile yokken, birileri hayallerin ötesinde bir şeyin peşinden koşmuş ve tarihin ilk web sitesini açmış. Belki de CERN laboratuarındakiler bile bu sitenin ileride açılacak olan milyarlarca sitenin alt yapısı olduğunu tahmin etmiyordu. Ancak günümüzde hala web siteleri “www” alt yapısı üzerine çalışıyor.
Devamını Oku

19 Nisan 2014 Cumartesi

Google Aramaları için Sihirli Kelimeler


Google’ın zaman içerisinde algoritmasına eklediği ve aramaları beklide biraz eğlenceli kılmak için yaptığı bazı kelimeler vardır. Bu yazıda bu kelimeleri ve google arama butonuna bu kelimeleri yazdığınızda neler olduğundan bahsedeceğim. Ancak yazıya başlamadan önce belirtmeliyim ki; bu aramalar Mozilla Firefox ve Opera gibi tarayıcılarda çalışmaz. Kelimeleri Google Chrome üzerinden aramanız gerekmektedir.

Kelimelere geçmeden önce bir uyarı daha yapmak istiyorum. Bazı kelimeleri zaman içerisinde Google aldığı eleştirilerden dolayı değiştirmiştir. Ve bu aramada birinci sıraya kendi yaptığı siteleri yerleştirmiştir. Özelliklerin çalışması için bazen aramada birinci çıkan siteye bağlanmanız gerekmekte. Zaten aşağıda hangi kelimede tıklamanız gerektiğini anlatacağım.

İşte Google Aramlarında Kullanılacak Sihirli Kelimeler 


Google Arama Çubuğuna Yazılacak Kelime: Do a barrel roll 

Bu aramayı yaptığınız aynı verdiğiniz komut gibi tüm arama sonuçlarının tepe taklak döndüğünü göreceksiniz. Yani arama motoru kendi etrafında roll hareketi yapacaktır.

Google Arama Çubuğuna Yazılacak Kelime: Askew 

Askew’in Türkçedeki kelime anlamı “yanlama, yanlamak, yan yatmak” anlarına gelmektedir. Bu komutu arama çubuğuna yazdığınız google arama sonuçlarının yan yattığını görebilirsiniz.

Google Arama Çubuğuna Yazılacak Kelime: Tilt

Tilt’in Türkçedeki en yalın kelime anlamı “eğilme, eğim vermek” olarak gösterilebilir. Google aramasına “tilt” yazdığınızda çıkan arama sonuçlarının yana doğru aynı askew komutundaki gibi eğildiğini göreceksiniz.

Google Arama Çubuğuna Yazılacak Kelime: Google Sphere 

Sphere İngilizcede küre anlamına gelmektedir. Eskiden google’ye “google sphere” yazdığınızda Google’nin döndüğüne şahitlik ederdiniz. Ancak özellikle bu arama için çok eleştiri aldığı için artık google’nin bu özelliğini görebilmeniz için arama sonuçlarında çıkan ilk siteye tıklamanız gerekmektedir. Bu siteye girdiğinizde Google logosu ve tüm butonlarının küre halinde döndüğünü görebilirsiniz.

Google Arama Çubuğuna Yazılacak Kelime: Zerg Rush 

Zerg Rush bildiğiniz gibi zamanın çok popüler oyunlarından bir tanesi. Google aramasına “Zerg Rush” yazıp biraz beklediğiniz; oyundaki topların üstten akarak aynı oyundaki gibi değdiği her şeyi yok ettiğini görebilirsiniz.

Google Arama Çubuğuna Yazılacak Kelime: let me Google that for you 

Bu aramada aynı “google sphere” araması için zamanında aldığı tepkilerden dolayı kaldırılmış ve özellik arama sonucunda birinci sırada çıkan siteye taşınmıştır. Fonksiyonun çalışması için Google arama çubuğuna; “let me Google that for you” yazın ve ilk sıradaki siteye tıklayın.

Google Arama Çubuğuna Yazılacak Kelime: Recursion 

Recursion’un Türkçede tam bir karşıtı olmasa da anlam olarak; yineleme, sonsuzluk, tekrarlama, sürekli aynı şeyi yapma gibi anlamlar ifade eder. Google aramasına “Recursion” yazdığınız da ise; Google sürekli olarak kendini yineleyerek “bunu mu demek istediniz diye size yaptığınız aramayı soracaktır”

Google Arama Çubuğuna Yazılacak Kelime: let it snow 

Let it Snow’un cümle anlamı “kar yağsın” demektir. Google aramasından bunu talep ettiğiz zaman algoritmanın sizi kırmayın arama sonuçları üzerine kar yağdırdığını göreceksiniz.

Google Arama Çubuğuna Yazılacak Kelime: Google gravity 

Google gravity özelliği benim en sevdiğim sihirli aramalardan bir tanesi olmasına rağmen sanırım şikayet ve talepler doğrultusunda arama sonucunda çıkan ilk siteye taşınmış bir özelliktir. Bildiğiniz gibi İngilizcede “gravityu” yer çekimi demektir. Aramaya “google gravity” yazıp çıkan ilk siteye tıkladığınızda, Google üzerindeki yer çekiminin kalktığını görebileceksiniz.

Şimdilik sizler için araştırdığım ve seçtiğim sihirli google arama kelimeleri bunlar. İnsan keşke daha çok özellik olsa ve keşke bu gibi aramalar sadece İngilizce olarak değil de, Türkçe olarak ta yapılabilse demiyor değil. Geçtiğimiz günlerde size Yandex’in panorama 3d haritalarından bahsetmiştim. Google ve Yandex’in kullanıcılarını arada bir kafalarını dağıtması için yaptığı bu eğlenceli özelliklerin artması en büyük temennilerimden biridir. Özellikle benim gibi vaktinin büyük kısmını internet üzerinde geçiren kişiler için.
Devamını Oku